Son zamanlarda hem ülkemizde hem de dünyada yoğun bir şekilde öğretmen krizlerini tartışıyoruz. Kriz aslında küresel bir kriz ve hızlı bir şekilde çözülmeyecek. Bu krize tekil bir bakış açısıyla değil, bütünsel olarak bakmakta fayda var. Hatta tam tersi günü günlük yamalarla geçirmek olacaktır.
Bu krize bütüncül olarak baktığımızda karşımıza çıkan temel sorun aslında eğitim sistemlerinin sürdürülebilirlik sorunudur.
Günümüz dünyasının en değerli konularından biri olan sürdürülebilirlik, artık eğitim sistemlerinin de temel sorunu haline gelmiştir.
Bu bağlamda birkaç önemli gerçeğe bir göz atalım.
• Y ve Z kuşakları iş dünyasına hakim.
PwC’nin araştırmasına göre, şu anda küresel iş gücünün yaklaşık %50’si Y Kuşağı üyeleridir. Diline kolay, 2 çalışandan 1’i!
• İş dünyasının yeni sahipleri
Araştırmaya göre 2025 yılına kadar toplam iş gücünün %70’ini Y Kuşağı üyelerinden, %25’ini ise Z Kuşağı üyelerinden oluşturacak. Yani dünyadaki tüm istihdam alanları Y ve Z Kuşağı üyeleri tarafından doldurulacak.
• Ülkemiz için üzücü tablo: Üniversite mezunlarıyla işsizlik oranı
TÜİK verilerine göre lisans öğrencilerinin %71’i, önlisans mezunlarının ise sadece %63’ü istihdam edilmektedir. Lisans mezunlarının mezun olduktan sonra ortalama iş bulma süresi 13,6 ay iken önlisans mezunlarında bu süre 14,8 aya çıkıyor.
• Tek istisna Türkiye
Eurostat’ın verilerine göre Türkiye, üniversite mezunlarının işsizlik oranının ilkokul mezunlarının işsizlik oranından yüksek olduğu tek Avrupa ülkesi! AB ülkeleri ortalamalarına bakıldığında üniversite mezunları için işsizlik oranı %4 civarındadır. İlkokul mezunları için işsizlik oranı %12’dir.
• dünyadaki durum
Uluslararası Çalışma Örgütü ILO “Küresel Genç İstihdam Eğilimi” Rapora göre küresel ölçekte genç işsizlik oranı yüzde 15,6 oldu. Genç nüfustaki işsizlik oranını azaltmak için ülkelerin çevrecilik, dijital, sağlık ve eğitim alanlarındaki yatırımlarını artırması gerekiyor.
• Meslekler yok oluyor
2030’lara kadar mevcut işlerin üçte ikisinin yapay zeka destekli araçlar tarafından yapılabileceği tahmin ediliyor. Bu durum, farklı disiplinlerde farklı yetkinlikler kazanmamız gerektiğini ve yeni dünya becerilerinin giderek daha fazla önem kazanacağını ortaya koymaktadır. Örneğin oyun geliştirme, robot mühendisliği, dijital pazarlama, siber güvenlik mühendisliği…
Geleceği şekillendirecek trendlere göre bugünden hareket etmeliyiz!
✓ Dijital dünya / dijital vatandaşlık
✓ Otomasyon / yapay zeka
✓ Hayat boyu öğrenme / hibrit ve uzaktan eğitim
✓ Sürdürülebilirlik
2030’da bizi bekleyen sorunlar
Birleşmiş Milletler raporuna göre geçmişten günümüze tüm dünyayı etkisi altına alan konular 2030 yılında da karşımıza çıkma ihtimali yüksek:
✓ İklim değişikliği ve biyolojik çeşitlilik kaybı
✓ Ayrımcılık ve eşitsizlik
✓ Yiyecek ve barınak
✓ Şiddet ve çatışmalar
✓ İfade özgürlüğü
Bu temel gerçekleri dikkate almayan, sürdürülebilirlik adımları planlamayan eğitim sistemlerinin çökeceği açıktır.